İNSANOĞLUNUN RUHUNUN İLACI





                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                             Günün hareketli ezgilerinden yorulmuş bir beden odasında köşesine çekilmişti.Güçsüzlüğün hakim olduğunu üzerinde ağır biçimde hissediyor, sadece gramafonuna bir plak koyup, uzandığı yatağında tavanı seyre koyulmayı arzuluyordu.O anda onun için müzik  ruhunun,vücudunun ve ayrıca kalbininde ihtiyacı haline gelmişti.En sevdiği müzik...Yıkılmışlığına iyi gelecek müziği seçmeyi de es geçip rastgele bir plak seçmeyi yeğledi ve bunu yaparken isteksizliği her yerinden gözler önüne seriliyordu.Müzikle gelen rahatlamanın, gökyü-zünde kuş gibi dolaşmanın, denizde rüzgarı teninde hissetmenin hayalleriyle dolup taşıyordu.Müziğin içinde, tınıları yakalayıp  enstrümanlara tek tek yoğunlaşıyor sonra hepsini birleştirip dinliyor sonra ağzını enstrüman gibi hayal edip mırıldanıyor ve böylelikle müziğe eşlik ediyordu.Arzusu bir orkestra şefinin el hareketleri gibi  müziğe yön vermesiydi fakat yorgunluk ve getirdiği üşengeçlik buna maniydi. Müziğin sonuna geldiğini gözlerini kısarak senfonin sonuna doğru sahnenin ışığı azalması gibi canlandırıyordu.Bu sakinlikte müziğe olan inancını, müziğin onu iyileştirdiğini zihninde yer edindirmişti.Müzik onun için iyiydi sadece onun için değil, herkes için bir terapi,yenilenme, tekrardan canlanma...Müzikle gidebileceğimiz en uzak yerlere,ulaşabileceğimiz en güzel duygulara, farklı fikirlere el uzatmaya ve ufkumuzu sınırsızlaştırmaya adım atabiliriz.

Yorumlar

Popüler Yayınlar