DOĞA VE İNSAN

... elini uzatabildiği kadar uzattı ve doğa harikası olarak düşündüğü elmayı tek seferde kopardı ağaçtan. Bu ruhunun bedeni aracılığıyla doğaya dokunmasıydı. İçine dolan huzur hafif hafif bi gülüşle yüzünde belirdi, aldığı nefesin tadını damağında hissetmişti.Yeşilliğin atmosferi onu bi kat daha özgürleştirmişti. Bir yamacın kenarında denizin en uzak maviliğine, akarsuyun en berrak görünümüne şahit olmuş gibiydi.Bu ambiyans hayatındaki  streslere, kaygılara bir set vurmuştu.

       Doğa var oluşundan itibaren kimi insanları büyülemiş kimi insanları da düşmanı haline getirmişti onun  düşüncesinde..O kendini büyülenenler tarafında görüyordu ve doğaya düşman olanların vicdanını, ahlakını hiçbir suretle akıl erdiremiyordu. Kendisinin neden doğaya karşı iyimser olmayacağını aklının bir köşesinde birden fazla düşünce karakterleriyle yorumladı. Ve sonucunda bunun acımasız gaddar bir davranış olduğunu düşündü. Doğanın güzelliği karşısında nasıl el divan pençe durmadıklarını, ona karşı direndiklerini, tıpkı krallıklarda yaşayan isyankar grupların yönetime isyan ettikleri gibi tabiata baş kaldırdıklarını görünce yeşilliğin içinde içten içe onlara kin güttü. Üzücü! Doğanın kalbinde ve ruhunda kahredici bir durumdu bu. Sevginin, huzurun mis kokan çiçeklerle yeşerdiği bu eşsiz toprağın üstünde tabiat, insanlığın kötülüğüyle kirletiliyordu.

       Zaman yavaşlamış, durgunlaşmış; o kuş gibi yeşilliğin içinde süzülüyor, düşüncelerini, hislerini güzelleştiriyordu.Bir anda metropolün sesini kulağında hissetti fakat bu saniyeler sürdü, buna direndi. Bu o anda onun için inanılmaz bir durumdu ki çabucak bu gürültüyü, kaosu bertaraf edebildi. Gökyüzünü ağaçların tepesinde, ağaçların yeşiliğini gökyüzünün maviliğine eşlik etmesini seyretti. Duruldu, sakinleşti ve sanki bir kitleye seslenir gibi kendi kendine söylendi. Hayal dünyasında kitleye dedikleri şuydu:'' Ben doğanın her ayrıntısına hayran, eşsizliğine düşkün, güzelliğine aşık olan ben.. Doğa kötü gözle bakanların, doğayı hor görenlerin karşısında duruyorum. Ve mantığınızı, duygunuzu ve ruhunuzu nasıl bir kötülükle bulandığını anlamakta zorluk çekiyorum... "